Ticaret Bakanı Ömer Bolat canlı yayında piyasaya yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Bolat’ın açıklamalarında şunlara yer verdi:
“2023’ün ikinci yarsısında parasal sıkılaşma, kredi daralması, politika tedbirleri ile güçlü bir anti enflasyonist program izleniyor.
Enflasyonla mücadele programı birinci önceliğimiz. 2026 yılı sonunda enflasyonun yeniden tek haneli rakama indiğini göreceğiz.
ENFLASYON NE ZAMAN DÜŞECEK?
Şu anda hedeflendiği gibi gidiyor, OVP hedefi yüzde 66’ydı, yüzde 64.77 ile kapadık, ihracatta OVP’nin üstündeyiz, istihdam noktasında oldukça iyiyiz, 6 aylık parasal sıkılaşma ve faizlerin yükseltilmesi ortamında bile Türkiye ekonomisi başta hizmetler sektörü, sanayiler olmak üzere büyümede geri adım atmadık.
3. çeyrek büyüme yılın en yüksek büyümesi oldu. 4. çeyrek büyüme de açıklandığında Türkiye’nin 2023 büyüme oranı OVP’nin üstünde olacaktır. OVP doğru yolda ilerliyor, biraz sabra ihtiyacımız var.
2024 yılının ortası geldiğinde yıllıklandırılmış enflasyon oranının hızla yüzde 50’nin altına gerilediğini yıl sonunda yüzde 40 ve altına gerilediğini görebileceğiz." dedi.
ARTAN FAİZ ORTAMINDA İSTİHDAM, İHRACATTA DARALMA RİSKİ DOĞAR MI?
"2023 yılının ikinci yarısında ve 2024 yılının ilk yarısında bir konsolidasyon dönemi geçireceğiz. Çok aşırı ısınana ekonominin biraz kendine gelmesi olacak.
2023’ün ikinci yarısı bitti açıklanan istihdam rakamları işsizliğin 2 hanenin altında olduğunu göstermekte.
Ekonomi bir bütündür hem ekonomiyi soğutalım işsizlik artmasın, istihdamı artıralım, büyüme yüzde 5 ve üstü olsun mümkün değil, bunları dengeli bir şekilde götürebilmek istikrarlı bir şekilde yükselişi başlatmak önemli.
Burada istihdamı biraz daha artıralım, kredi musluklarını açalım dediğinizde olacağı söyleyeyim. Dairelerin fiyatlarına anında yüzde 30 zam yapılır, kredi haberi çıkar çıkmaz otomobil fiyatlarına yüzde 30 zam yapılır niye müşteri gelecek, talep açıldı. Talebin kapanması aşama aşama ekonominin dinlenmeye çekilmesi sağlanıyor.
Enflasyonun inişi sağlandığında bu kalıcı bir hale getirildiğinde zaten ekonomimiz aşama aşama hızlı büyüme sürecine doğru evrilecektir. OVP bunun yol haritasıdır.Aylık enflasyon temmuz ağustosta yüzde 9.5 iken, eylülde 4.5’e, ekim, kasım yüzde 4’ün altına aralıkta da yüzde 3’ün altına düştü.
Ortalama yüzde 3’ün altında tuttuğumuzda yıllık 36 civarında bir enflasyon olur. Burada süreç ay ay enflasyonu kalıcı bir şekilde kontrolden çıkmadan sürdürebilmektir." şeklinde konuştu.
MAAŞ ZAMLARINA YÖNELİK
" Aralık ve ocak ayı ücret artışlarının olduğu dönem. Özel sektörde çalışanların ücretleri ocak ayında artırılır, kamu çalışanlarının artırılır ve emeklilerin artırılır bu artışın ilk etkisi ne oluyor talep artışı oluyor.
Covid döneminde yaşadığımız yüksek enflasyonist süreçte Cumhurbaşkanımızın temel prensibi olmuştur vatandaşları enflasyonun altında ezdirmemek."
" Bugüne kadar izlendi, temmuz ayındaki zamlarda gerekse de ocak ayı ücret artışlarında asgari ücret artışında da bu prensip gözetildi. Yüksek enflasyon sarmalına dönüşmemesi için diğer yandan tedbirler de alınıyor. Kur oldukça istikrarlı bir sürece evrildi."
‘SON 4 AYDIR CİDDİ BİR ARTIŞ YOK’
"Son 4 aydır kurda ciddi bir artış yok. Atak dediğimiz artışlar yok. Türkiye’ye sonbaharda önemli ölçüde döviz girişleri de oldu. Merkez bankamız döviz almasaydı kur aşağı gelecekti.
Merkez Bankası döviz kurunun Türkiye'nin ihracatta rekabet gücünü eritip ithalatı cezbedecek bir düşüklükte kalmaması için kurda da istikrardan yana." ifadelerine yer verdi.
ASGARİ ÜCRET ZAMMI SONRASI FAHİŞ FİYAT ARTIŞI YAŞANDI MI ?
"Burada yoğun bir bilgi akışı da var. Türkiye’de ücret artışları ocak ve temmuz ayları, hizmet sektöründe genelde emeğin maliyetteki payı yüksektir. Kimi hizmet sektörleri vardır ki yüzde 50-60'ları bulur. Otomotiv sektöründe emeğin maliyetteki payı yüzde 5’tir.
Makine sektöründe yüzde 8’dir bu sektörden sektöre değişir. Enflasyonu bir virüse benzetirsek virüs damardan içeriye girdiğinde mücadele etmek için antibiyotik verilir.
İşte bu enflasyon virüsü de Covid ile beraber damardan içeri girdi, şimdi en kuvvetli antibiyotiği verme yöntemini kullanıyoruz. Ücret artışlarının maliyet yansıtılması noktasında emeğin maliyetinin payını yansıtmasını engellemek mümkün değil. Belki karından vazgeçecek, belki zarar edecek."
'602 MİLYON TL CEZA KESİLDİ’
"2023 yılında 20 bine yakın işletmenin denetlenmesinde toplamda 602 milyon TL ceza kesilmiştir bunlar tahsil ediliyor. Piyasa sahipsiz değil, elimiz piyasanın üzerinde.
Tüketici korunması ve piyasa gözetimi genel müdürlüğü gözetimi ile bizim tüketicilere karşı haksız uygulamalar, tüketiciyi aldatıcı ürünler gibi denetlemelerimizde ise yaptığımızı fiyat menü düzenlememize aykırı uygulamaları denetlediğimizde geçen yıl yüzbinlerce denetleme yapıldı, 842 milyon TL’lik cezalar kesildi."
"Bir de bize bağlı olmayan bağımsız bir kurum olan Rekabet Kurulu’nun soruşturmaları var. Orada 2 milyar 664 milyon TL’lik cezalar kesildi.
Emlak sektörü, otomotiv sektöründe, marketlerde, gıda üreticilerinde, bazı tarım ürünlerinin kooperatif düzenlemelerinde bazen Tarım Bakanlığı denetçileri ile bazen Maliye Bakanlığı denetçileri ile uyumlu hareket ediyoruz."
'İLAN BAŞINA 160 BİN TL’YE YAKIN CEZA’
"Emlakta başı boşluk vardı. Aldığımız kararla ilanlarda kimlik doğrulama ve verilen adres bilgileri doğrulama şartı var. İlan sitelerini mecbur tutuyoruz. İlan başına 160 bin TL’ye yakın ceza var. Hadi bakalım ilanı versin, şişirme yapsınlar. 770 emlak komisyoncusuna 75 milyon TL ceza kestik."
‘HİÇBİR SEKTÖRÜ BIRAKMIYORUZ'
"Ağustos ayında aldığımız tedbirlerle ilan siteleri düzene girdi, noterlerle iş birliği yapıyoruz kurala aykırı satışları noterlerde otomatik engelleniyor. 5 bin kadar bireysel satıcının her birinin 50’den fazla oto alım satımı yaptığı tespit edildi. Hiçbir sektörü bırakmıyoruz."
‘GEREKEN ÜRÜN ARZLARI YAPILDI’
"Soğan patates gibi en temel mutfak ve gıda ürünlerinde stokçuların, manipülatörlerin yaptığı karaborsacılık geçen sene de vardı. 2019 belediye seçimlerinden önce de vardı. Bu sene başaramayacaklar, biz gerekli tedbirleri aldık, Tarım Bakanlığı’mız gerekli ürün arzlarını yaptı.
‘HER AY TİCARET AÇIĞIMIZDA AZALMA OLDU’
İhracatımızda haziran ayından bu yana her ay bir öncekinden daha fazla ihracat yaptık. Ağustostan bu yana her ay dış ticaret açığımızda bir azalma oldu. Eylül ve ekimde cari fazla verdik.
Geçen mayısta 60.3 milyar dolara kadar yükselen cari işlemler açığını biz 11 aylık süreçte 43.7 milyar dolara gerilettik. 46-47 milyar dolar arası kapatmış olacağız. Önümüzdeki 3 ayda mart sonunda cari işlemler açığımızı 35 milyar dolar ve altına kadar düşürmeye devam edeceğiz. " şeklinde açıklamalara yer verdi.