Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen "Afet Teknolojileri Rehberi" basın toplantısına katıldı. Yılmaz, DEİK Dijital Teknolojiler İş Konseyi tarafından hazırlanan Afet Teknolojileri Raporu'nun hayırlı olmasını diledi.
Yılmaz, Türkiye'nin geçmişte deprem, sel, orman yangınları ve heyelan gibi doğal afetlerle sıkça karşılaştığını belirterek, bu acı deneyimlerin ülkenin afetlere karşı daha güçlü ve hazırlıklı olması gerektiğini her seferinde hatırlattığını ifade etti. Ayrıca, afetlere karşı daha dayanıklı bir Türkiye için önlemler almanın ve teknolojik yeniliklerden faydalanmanın önemine değindi; toplumu bilinçlendirmenin ve afetlerin etkilerini azaltacak stratejiler geliştirmenin herkesin ortak sorumluluğu olduğunu vurguladı.
Yılmaz, erken uyarı sistemleri, robotik ve insansız keşif araçları, mobil enerji tedarik teknolojileri ve yapay zeka destekli afet lojistiği gibi yenilikçi çözümlerin, afet öncesi ve sonrası etkili müdahale imkanı sağlayarak can kaybı ve maddi zararları en aza indirmeyi hedeflediğini açıkladı. Kamunun büyük veri yönetişim yapısını yeniden organize ettiklerini belirten Yılmaz, bu kapsamda Kamu Veri Alanı Projesi’nin önemine dikkat çekti. Bu projenin, afet yönetimi açısından devrim niteliğinde olduğunu ve 2025 yılına kadar tüm kamu kurumlarının bu sisteme dahil edilmesinin hedeflendiğini söyledi.
Coğrafi Bilgi Sistemleri'nin afet yönetimindeki rolünü vurgulayan Yılmaz, Türkiye Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemi’nin 631 katmanlı coğrafi veriyi kapsadığını ve bu verilerin afet senaryolarında ilgili kurumlarla anlık olarak paylaşıldığını belirtti. Ayrıca, Coğrafi Bilgi Sistemi Tabanlı Hasar Tahmin ve Karar Destek Analizi Sistemi’nin, olası afetlerde hasarların nerede meydana gelebileceği konusunda önemli uyarılar sunacağını ifade etti.
Yılmaz, krizlerin önlenmesi için iyi bir risk yönetiminin şart olduğunu ve Afet Risk Azaltma Sistemi ile heyelan, kaya düşmesi gibi risklerin haritalandığını vurguladı. AFAD'ın, yerli yazılımlar kullanarak deprem izleme süreçlerini geliştirdiğini ve akıllı şehir altyapılarının afet yönetimine entegre edildiğini belirtti.
Yılmaz, Bulut Kent Bilgi Sistemi’nin afet sonrası hızlı değerlendirme yapmayı sağladığını ve AFAD’ın takip ettiği deprem gözlem istasyonlarından elde edilen verilerin afet yönetiminde kritik bir kaynak oluşturduğunu ifade etti. Ayrıca, halkı en kısa sürede bilgilendirmek amacıyla Haber Alma ve Yayma Sistemi’ni (HAY) geliştirdiklerini ve mobil bildirimler, siren uyarıları gibi yöntemlerle hızlı uyarı yapabileceklerini belirtti.
Afet anında iletişimin kesintisiz sürdürülmesi için 81 ilde Kesintisiz Güvenli Haberleşme Sistemi kurulduğunu söyleyen Yılmaz, Türksat uydularının bu süreçte önemli bir rol oynayacağını ve iletişimde yaşanacak aksaklıkları ortadan kaldıracağını kaydetti. Afet anında gereksiz iletişim ve dezenformasyonun önlenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depreminin ardından, Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman gibi illere gönderilen Mobil Evrensel Römork Baz İstasyonları ile halkın iletişiminin sağlandığını belirtti. Yılmaz, afetlere dayanıklı şehirler oluşturmak için akıllı altyapıların önemine değindi ve yenilenebilir enerji teknolojileriyle afet sonrası enerji ihtiyacını karşılayacak çözümler geliştirmek istediklerini ifade etti.
Yılmaz, Türkiye’nin önümüzdeki yıl 5G ihale süreçlerini başlatacağını ve bu altyapının, iletişim kapasitesini artırarak yapay zeka ve büyük verilerin işlenmesi için önemli katkı sağlayacağını duyurdu. Kamu ve özel sektör işbirliğinin, afet yönetimi alanında etkili çözümler geliştirmede kaçınılmaz olduğunu sözlerine ekledi.
