genel

Kurban Bayramı tatili için cep yakmayan 25 tatil rotası!

Abone Ol

Kurban Bayramı tatili için henüz bir plan yapmadıysanız bu haber tam size göre... İşte salgın sürecinde bayram tatilini en rahat şekilde geçirebileceğiniz 25 adres... Bayram tatili kapıda... Ne yapalım, nereye gidelim diye düşünüp karar veremiyorsanız sizin için güzel bir liste hazırladık. İster deniz, ister eğlence, ister doğa, ister macera ve kültür... Seçenek çok. Bu bayram biraz olsun her şeyden uzaklaşıp tatil yapmanın tem zamanı… Nerede denize girmeli? Doğada huzur, serinlik ve macera nerede? Hangi yemeğin peşinden gitmeli, hangi müzeleri ziyaret etmeli, nerede eğlenmeli?

Gastronomi ve doğa: Cunda Adası / Balıkesir Tarihi Rum evleri, arnavutkaldırımlı dar sokakları, butik otelleri ve sahildeki restoranlarıyla unutulmaz bir tatil vaat ediyor Cunda... Cunda’nın hem yemekleri çok lezzetli, hem de doğası harika... Eski ile yeni arasında gidip geleceğiniz harika bir cennet…

İstanbul'da 'Anadolu Yakası'nın oksijen kaynağı: Aydos Ormanları İstanbul'da Anadolu yakasında oturuyorsanız ve fazla uzaklara gitmeden şehirle iç içe geçmiş bir doğaya kaçış noktası arıyorsanız Aydos Ormanları tam da aradığınız yer olabilir. Kartal ve Sultanbeyli ilçeleri arasında yer alan Aydos Ormanlarının pek çok girişi bulunuyor. Ancak bu girişlerden en çok tercih edileni gölet kenarında olanı. Göl girişi yerine başka bir kapısından da giriş yaparsanız merak etmeyin tabela yönlendirmeleri ile aracınızla ya da yürüyerek buraya ulaşmanız mümkün. Ormanlık alanda yürüyüş, gölde ördekler eşliğinde deniz bisikleti keyfi, çocuklar ve çocuk kalmayı başaranlar için macera parkı ve gondol, piknik ve mangal Aydos’ta gerçekleştirebileceğiniz aktivitelerin başında geliyor.

Bu arada kendi mangalınızı getirmezseniz de mangal ve kömürü içeriden temin edebiliyorsunuz. Aydos’ta özel işletmeler mevcut ancak giriş ücreti dışında herhangi bir ücret ödemeden orman içerisindeki tahta piknik masalarından herhangi birine de oturabilirsiniz. Aydos Ormanlarının tepesi tarihi değere sahip bir yapıyı da içinde barındırıyor. Bizans İmparatorluğu’ndan kalma en önemli yapılardan biri olan, etrafını kaplayan bitki örtüsünün temizlenmesi ve sekiz yıl süren restorasyon çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılan Aydos Kalesi’nin de bölgenin turizmine büyük katkı sağlayacağı öngörülüyor.

Ormanın en görkemlisi: Macahel / Artvin Sıcaktan kaçıyorsanız orman da deniz kadar iyi bir alternatif olabilir. Bunun en güzel halini Macahel’de yaşayabilirsiniz. Pansiyonlarda ya da kendi çadırınızda kalıp en görkemli ladin ağaçlarını görüp, 60 metrenin üzerinde bir yükseklikten düşen şelalede buz tutacak kadar serinleyebilirsiniz.

Zeytin ağaçlarıyla çevrili: Adatepe / Çanakkale Çam ormanının eteklerinde, zeytin ağaçları ile bezeli, tüm haneleri Selçuklu, Osmanlı ve Rum taş mimarisi özellikleri taşıyan, girişindeki vadide Zeus Altarı’nın olduğu 208 haneli bir Ege köyü düşünün. Butik otelleri romantizm için harika. Zeytinyağı almadan sakın dönmeyin.

Su üstündeki dev çiçekler: Karasu / Sakarya Nilüferlerin açma zamanı. Su üzerindeki bu dev çiçekleri görmek ve aynı zamanda doğanın içinde huzurlu bir tatil geçirmek istiyorsanız İstanbul yakınlarındaki Acarlar Longozu sizin için en doğru adres.

Her koyu farklı karakter: Gökçeada / Çanakkale Burası Türkiye’nin en büyük adası. Kitesörf ve rüzgâr sörfünün yoğun olarak yapıldığı adada ‘Aydınlık Plajı’, ‘Yuvalı Plajı’, ‘Yıldızkoy’, ‘Laz Koyu’ denize girilecek en güzel noktalar arasında. Adanın sualtı zenginliği de burada yüzmeyi daha keyifli hale getiriyor.

Soğuk sular, sakin koylar: Assos / Çanakkale Soğuk suda yüzmekten ve sakinlikten hoşlanıyorsanız, bütün bunların fonunda da Kazdağları ve Midilli olsun istiyorsanız uğramanız gereken yer burası. ‘Liman’, ‘Kadırga Koyu’, ‘Koruoba’, ‘Sivrice’ ve ‘Sokakağzı’ denize girilecek belli başlı noktalar olsa da siz kimsenin olmadığı kendi koyunuzu da keşfedebilirsiniz.

Ayrılmak istemeyeceksiniz: Eski Foça / İzmir Türklerin ve Rumların yüzyıllar boyunca bir arada barış içinde yaşadığı kasabaya adım atınca ayrılmak istemeyeceksiniz. 2 bin yıllık geçmişi, cumbalı taş evleri, ağlarını onaran balıkçıları ve lezzetli mutfağıyla Ege’nin kıyısında uzanıyor. Nesli tükenmekte olan Akdeniz fokları ve Homeros’un bahsettiği efsanelere konu olan Siren Kayalıkları da burada yer alıyor.

Gökyüzünün efendileri: Yamaç paraşütü / Babadağ - Fethiye Sadece Türkiye’nin en iyisi değil. Dünyanın da sayılı atlayış noktalarından Babadağ! Her yıl binlerce yamaç paraşütü meraklısı Fethiye’nin yolunu tutuyor. Bayramı biraz hareketli geçirme niyetindeyseniz en doğru adres diyebiliriz.

Helikopter pilotu tarafından keşfedildi: Tisan Koyu / Mersin Dağların arkasına saklı, Kıbrıs Barış Harekatı’nda görev alan bir helikopterin pilotu tarafından güzelliği keşfedilmiş olan bu saklı cennet belki de Mersin’in en güzel, en turkuaz yerlerinden. Çok sayıda işletmenin ve konaklama tesisinin olmadığı Tisan Koyu’nda, daha çok yazlık evler bulunuyor.

Şehrin içinde bir açık hava müzesi: Altınköy Açıkhava Müzesi / Ankara Ankara'nın 100 yıl öncesinin köy hayatını Ankaralılara yaşatan Altınköy Açıkhava Müzesi, ziyaretçilerine unutamayacakları bir deneyim yaşatıyor. 1930'larda, 40'larda, 50'lerde Anadolu'nun bir köyünde ne varsa, Altındağ Belediyesi tarafından oluşturulan bu köyde de hepsi var. Karapürçek Beşikkaya'da bulunan Altındağ Belediyesi Altınköy Açıkhava Müzesi ‘Altınköy’ ismiyle biliniyor. Camisi, okulu, bakkalı, köy evleri, yel ve su değirmeni, asma köprüsü, köy kahvesi ile masalsı bir atmosfere sahip. Yaşayan bir açık hava müzesi olan köyün özellikleri bunlarla da sınırlı değil. Bu köyde koyunlar, kuzular, inekler, atlar, eşekler, köpekler, kediler, kuşlar, geyikler, ceylanlar, arılar, horozlar, tavuklar da var.

Buğday tarlası, sebze, meyve tarlaları, meyve ağaçları, ahırlar, kümesler, at arabası gibi önemli detayların da unutulmadığı Altınköy’de harika manzaralı yürüyüş yolları ve dinlenme alanları köy kahvehaneleri ziyaretçilerine huzurlu bir ortam sağlıyor. 500 dönüm arazi üzerine kurulu Altınköy, şehrin göbeğinde ama adeta şehirden uzakta bir köy. Eski tarım aletleri, ev ve işte kullanılan pek çok alet ve eşya, Altınköy Açık Hava Müzesi'nde meraklıların ilgisine sunuluyor.Dünyada ilk kez batıdan doğuya göçen insanların köyü: Misi / Bursa

Dünyada ilk kez batıdan doğuya göçen insanların köyü: Misi / Bursa Misi Köyü İstanbul’a yakın olmasının yanında tarihiyle de dikkat çekiyor. 2 bin yıllık geçmişe sahip Misi Köyü, Bursa’da yer alıyor. Köyün keşfi milattan sonra 183 yılında, Alex ismindeki bir keşiş tarafından gerçekleşmiş. Köyün bilinen ilk adı ise ‘Mysia’. Aynı zamanda diğer tarihi bilgi de ünlü tarihçi Heredot’a dayanıyor. Heredot’a göre Trakya’dan Anadolu’ya geçen altı kavimden biri olan Mysiler burada ‘Misyalılar’ adıyla bir birlik kurmuşlar. Kurulan bu birlik dünya tarihinde ilk kez batıdan doğuya geçen kavim olarak bilinmekte. Tarihi hakkında söylenecek daha çok şey olsa da biraz da Misi Köyü’nde gezilecek yerlerden bahsedelim. Fotoğraf: Anadolu Ajansı

Misi Köyü’nde bir çocuk kütüphanesi bulunuyor. Kütüphane ufak yaş ve ilköğretim olarak ikiye ayrılmış. Giriş ise ücretsiz. Köyde bir de Etnografya Evi bulunuyor. Karagöz Gölge Oyunu’nu günümüzde de yaşatmaya çalışıyorlar. İçeride yöresel kıyafetlerden köye has hediyelik eşyaya kadar birçok şey bulunuyor. Şüphesiz köyün en ilgi çekici yeri buram buram Osmanlı kokan sokakları… Burada birçok fotoğraf çekebilir ve yürüyüş yapabilirsiniz. Bu hafta sonu rotanıza burayı mutlaka ekleyin, ortalama harcayacağınız miktar 200 TL.

İstanbul’da günübirlik deniz keyfi: Riva, Kilyos, Kadırga Koyu ve Ayazma RİVA Karadeniz tarafında bulunan Riva, hafta sonlarında huzur ve dinlenme tatili için en iyi noktalardan biri. Riva'nın uzun kumsalı ise yaz aylarında Karadeniz'in sularına kendilerini bırakmak isteyenleri bekliyor. Burada plaj oldukça güzel. intizamlı. Hiç yosun da yok, çünkü anında temizliyor görevliler. Ayrıca her gün öğleden sonra belediye ekipleri çöpleri de topluyor. Plajlarda duş ve tuvalet de bulunuyor. Günübirlik için oldukça ideal...

KİLYOS Sarıyer’e bağlı olan Kilyos, Karadeniz kıyısında tüm yorgunluğunuzu unutturacak güzel bir adres... Burada birçok özel özel plajlar bulunuyor ama giriş ücretleri biraz cep yakabilir. İsterseniz halk plajına gidebilirsiniz. Büyük ve geniş kumsalıyla dikkat çeken Büyükdere Plajı oldukça ünlü...

KADIRGA KOYU Ağva Kadırga Koyu, Ağva'nın 7 kilometre doğusunda yer alan bir cennet. Hem koya hem de koyun doğusunda kalan amfi tiyatroya benzer kaya oluşumuna Büyükbucaklı Köyü'nden kuzeye doğru yapacağınız yaklaşık 1 km'lik keyifli bir yürüyüş ile ulaşabilirsiniz. Karadeniz'de meydana gelen dalga aşındırmaları sonucu ortaya çıkan östatik ve tektonik oynamalar, farklı yüksekliklere sahip falez çentikleri ve platformlar, dev bir amfi tiyatro görünümü kazanmış. Bu kaya oluşumu, güneşlenme terası olarak da kullanılıyor. Ayrıca kayaların tepeleri piknik yapmak için çok ideal.

AYAZMA İstanbul’dan hafta sonu kaçılacak en güzel adreslerden biri de Şile'deki Ayazma Plajı... Deniz, kum ve güneş üçlüsünün tadını çıkartmak istiyorsanız en doğru adreslerden biri... Şile’nin giriş tarafında yer alıyor bu güzel halk plajı... 175 metre uzunluğunda, 50 metre genişliğinde...

Güzel ve serin: Bozcaada / Çanakkale Bayramda her yer tıklım tıkış olacaktır. Üstelik mevsim de sıcak. Bozcaada’nın merkezindeki küçük pansiyonlarda yer bulmak mümkün. Olmadı, çare Ada Kamping’de çadır... Adanın en güzel denize girecek yeri de Akvaryum Koyu. Serin ve berrak...

Bolca yeşil ve mavi: Akçakoca / Düzce Karadeniz'de doğa manzarası hayal edin; derin vadiler, şelaleler, berrak akan dereler, alabildiğince yeşillik ve fındık bahçeleri... Tüm bunların harmanlandığı yer Akçakoca... Batı Karadeniz’de Düzce’ye bağlı, küçük ama kocaman bir açık hava müzesi... Deniz, doğa, tarih ve kültürün bir arada bulunduğu Anadolu’nun cennet köşelerinden burası.

Zaten coğrafi konumundan dolayı zengin bir bitkisel çeşitliliğe sahip. Kendi topraklarından doğan Melen Çayı Havzası içinde yer alıyor. Geldiğinizde 40 km’lik kumsalda, tertemiz bir deniz ve tane tane kum bulacaksınız. Denize girmek için en güzel yer ise Ceneviz Kalesi Plajı… Burası mavi bayraklı bir plaj, çok kişi bilmediği içinde bakir kalmış.

Oksijen deposu: Ilıca Şelalesi / Pınarbaşı - Kastamonu Kastamonu Pınarbaşı’nda Ilıca Köyü sınırlarında yer alıyor. 15 metre yükseklikten dökülen şelalenin, döküldüğü yerde oluşan doğal havuz ve çevresi çeşitli bitki örtüsü ile kaplanmış egzotik bir görünüme sahip...

Oksijen deposu: Ilıca Şelalesi / Pınarbaşı - Kastamonu

Ege'nin keşfedilmeyi bekleyen güzeli: Ildırı / İzmir İzmir'in şirin adresi Ildırı, pek çok film ve dizi filme ev sahipliği yapmış küçük bir Ege kasabası. Ildırı’nın sakin huzurlu ortamı ve muhteşem gün batımları görülmeye değer.

Köy sokaklarında hâlâ ayakta kalmayı başarmış kendine özgü taş mimarisiyle şirin evlerin arasında fotoğraf karelerine konu olmak size iyi gelecek...Yolu Alaçatı’ya ya da Çeşme’ye düşen herkesin mutlaka rotasını çevirmesi gereken sakin bir köy burası...

Yemyeşil bir cennet: Yedigöller / Bolu Yeşilin her tonunun hakim olduğu bir yer hayal edin... Doğa bütün güzelliklerini, muhteşem zerafetini sergilemiş olsun. İşte Yedigöller Milli Parkı böylesi bir cennet... Şırıl şırıl melodi gibi akan dereleriyle, buz gibi şifalı pınarlarıyla, birbirinden alımlı gölleriyle Yedigöller, hiçbir insanın kaçırmaması gereken enfes bir doğal güzelliğin mesken tuttuğu topraklar.

Yedigöller milli parkına bu ismi veren yedi adet göl bulunmakta. Her biri birbirinden güzel bu göllerin isimleri; Sazlıgöl, İncegöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, Deringöl, Büyükgöl ve Seringöl. Dip kaçağı ile birbirleriyle bağlantılı olan bu göller heyelan sonucu derelerin önlerinin kapamasıyla oluşmuş. Ailecek harika anlar yaşayacağınız garanti...

Dağların tepesindeki güzel: Şirince / İzmir İzmir’in Selçuk ilçesine bağlı adı gibi şirin bir kasaba Şirince. Ulaşımı gayet kolay ve yaz, kış ziyaretinize açık. Bilinen en eski adı Kırkınca. Efsaneye göre kendini dağlara vuran kırk kişi nedeniyle almış bu ismi. Ancak daha sonra Şirince adı verilmiş ve bu isim resmileştirilmiş. Yeşillikler içindeki kasaba, üzüm bağları ve zeytinleriyle ünlü 1800 haneli eski bir Rum kasabası... Köyün en büyük özelliği hiçbir evin birbirinin manzarasını kapatmaması! Kasabanın meydanında bir çarşısı mevcut.

Burada el işçiliğinin bin bir çeşidini bulabiliyorsunuz. Ev yapımı meyveli şarapları ise dillere destan… Butik otellerde doğa dokusu hiç bozulmamış ve kendi yetiştirdikleri ürünlerle size muazzam bir kahvaltı sunuyorlar. Burada her şeyin bir reçeli olduğunu da öğreneceksiniz. Şu sıralar Şirince’yi mutlaka listenize eklemelisiniz…

Huzur dolu: Amasra / Bartın Karadeniz’in tarihi liman şehri Amasra, şu sıralar huzur dolu bir tatil vaat ediyor. 3 bin yıllık tarihiyle ikiz limanı, plajı, manzaranın tadını çıkaracağınız kalesi, ‘Çekiciler Çarşısı’, Göldere Şelalesi ve etkileyici sarkıtlara sahip Gürcüoluk Mağarası’nı mutlaka gezin.

Güneşin en güzel doğuşu: Kapadokya / Nevşehir Güne, doğa mucizesi peribacalarının üzerinde süzülen bir balonun içinde başlamaktan daha romantik bir şey olabilir mi? Bir de el ele tutuşup güneşin doğuşunu izlemek. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Kapadokya’da trekking, bisiklet ve at safari de yapabilirsiniz.

Geçmişe yolculuk: Safranbolu / Karabük Tarihi, atmosferi, Türk ev mimarisinin en iyi örneklerinin korunduğu ahşap konakları, çarşısı, kültürü, mağaraları ve kanyonlarıyla kendinizi 17 yy’daymış gibi hissedeceksiniz.UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki ilçede lokumun ve kuyu kebabı nın tadına mutlaka bakın.