Merkez Bankası faiz kararı ne oldu? Faiz indirimi oldu mu?
Merkez Bankası faiz kararı yapılan PPK toplantısının ardından belli oldu. Eylül ve ekim aylarında politika faizini toplam 300 baz puan indiren Merkez Bankası, kasım ayı faiz kararını bugün açıklandı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 100 baz puan indirdi.
Abone Ol
Merkez Bankası faiz kararını açıkladı. Kurulda kasım ayı faiz oranı için karar verildi, alınan karar saat 14.00'te paylaşıldı. TCMB Para Politikası Kurulu(PPK) toplantısının ardından yapılan açıklamaya göre, haftalık repo faizi yüzde 16,00'dan yüzde 15,00'e çekildi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 100 baz puan indirerek yüzde 15'e düşürdü. TCMB, önceki toplantısında faizde 200 baz puan indirime gitmişti.�
TCMB'nin enflasyon beklentisi 2021 yıl sonu için yüzde 18,4, 2022 yıl sonu için yüzde 11,8 seviyesinde bulunuyor. Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) Eylül ayı için yıllık manşet enflasyonu yüzde 19,89, çekirdek enflasyonu yüzde 16,82 olarak açıklad
Ekonomistlerin yıl sonu politika faiz oranına ilişkin beklentilerinin medyanı ise bir önceki anket dönemine göre 200 baz puan azalarak yüzde 15 oldu.
-Uzman isim yorumladı!
-18 Kasım 2021 altın fiyatları
-Kredi faiz oranları 2021 hesaplama
EKİM AYI FAİZ KARARI NE OLMUŞTU?
Bir önceki PPK toplantısı 21 Ekim 2021 Perşembe günü gerçekleşmişti. Ekim ayındaki PPK toplantısında politika faizi 200 baz puan indirilerek yüzde 18'den yüzde 16 seviyesine çekilmişti.
Toplantıdan sonra yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Küresel iktisadi faaliyette yılın ilk yarısında yaşanan toparlanma ve aşılama oranlarındaki artışa rağmen salgında yeni varyantlar küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tutmaktadır. Küresel talepteki toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açmaktadır. Başlıca tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatları üzerinde olumsuz yansımaları görülmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmekle birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğuna bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini değerlendirmektedir. Bu çerçevede, gelişmiş ülke merkez bankaları destekleyici parasal duruşlarını sürdürmekte, varlık alım programlarına devam etmektedir.
Öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir. Aşılamanın toplumun geneline yayılması salgından olumsuz etkilenen hizmetler, turizm ve bağlantılı sektörlerin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır. Dayanıklı tüketim malları talebi yavaşlarken, dayanıksız tüketim mallarında toparlanma devam etmektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimiyle yılın geri kalanında yıllıklandırılmış cari işlemler dengesindeki iyileşmenin sürmesi beklenmekte, bu eğilimin güçlenerek devam etmesi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir.
Enflasyonda son dönemde gözlenen yükselişte; gıda ve başta enerji olmak üzere ithalat fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışlar ve talep gelişmeleri etkili olmaktadır. Para politikası duruşunda yapılan güncellemenin ticari krediler üzerinde olumlu etkileri görülmeye başlamıştır. Bunun yanında, bireysel kredilerle ilgili gelişmeler yakından takip edilmektedir. Kurul, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirerek politika faizinin 100 baz puan indirilerek yüzde 15 olarak belirlenmesine karar vermiştir. Kurul, arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin 2022 yılının ilk yarısı boyunca da etkisini sürdürmesini beklemektedir. Kurul, bu etkilerin ima ettiği sınırlı alanın kullanımını Aralık ayında tamamlamayı değerlendirecektir.
TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.
Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir."
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Kamudanhaber sitemize
abone olun.