Oruç tutarken halsizlik, mide yanması, baş ağrısı gibi sorunlar yaşıyorsanız bunlara dikkat etmelisiniz
Oruç tutarken uyku düzenine, su içimine, öğün sayısına dikkat etmek üç altın kuraldır. Ramazanda ideal yeme düzeni iki ana öğün (iftar ve sahur) ve bir ara öğün olmalıdır. Ara öğün iftar ve sahur arasında planlanmalı. Uzman Diyetisten Selahattin Dönmez yazdı...
Abone Ol
Ramazan ayı oruç tutanlar için beslenme ve yaşam şeklinin değiştiği bir ay olup, iki öğün beslenerek metabolizmanın da rahatladığı özel bir süreçtir. İki öğün beslenme ile vücutta yaratılan ortalama 18 saatlik açlık periyodu birçok kişide insülin direncini ortadan kaldırmakta, kan şekeri düzeyini düzenlemekte, yüksek kolesterol düzeylerini dengelemekte, organların detoksifikasyon kapasitelerini maksimuma çıkarmakta ve en önemlisi vücutta yangıyı tetikleyen biyokimyasal süreci kontrol altına almaktadır. Fakat bazı kişilerde de yeme düzenindeki iki öğüne indirgeme özellikle sahur yapılmadığında erken saatlerde kan şekerinin düşmesine buna bağlı olarak uyuklama, halsizlik, gün içinde hareketlerde yavaşlama, ani sinirlilik ve doğal olarak iftarda da aşırı yeme isteğinin oluşmasına neden olabilmektedir.
Oruç tutarken uyku düzenine, su içimine, öğün sayısına dikkat etmek üç altın kural olmalıdır. Ramazanda ideal yeme düzeni iki ana öğün iftar ve sahur olmalı, bir ara öğünün iftar ve sahur arasında yapılması şeklinde planlanmalıdır. Sahuru atlayanların metabolizma hızında düşme yaşamasına, iftarda ağır öğünlerle yüklenilmesinin vücutta yağlanmayı hızlandırma riskine neden olduğunu unutmamak gerekiyor. Sahurda da yağlı, şekerli, enerji yoğunluğu yüksek börek, kek gibi besinlerden uzak durmakta fayda var. Çünkü metabolizmanın yavaşladığı gece periyodunda kilo almayı hızlandıran yiyecekler oruç sonunda fazla kilo almanıza neden olabilir.
SU KONUSU ÖNEMLİ, ATLANMAMALI
Uyku düzeni oruç tutarken metabolizmanın sağlıklı olması ve kaliteli bir gün geçirmenin de temeli diyebilirim. Uyku düzeni bozulunca iştah dengesi değişmekte, dengeli öğünler planlansa da doygunluk gecikmekte fazla yemeye meyil artmakta ve metabolizma hormonlarının değişmesine bağlı olarak yağlanma riski de kendini göstermektedir. İftar ve ara öğünden sonra uyku kalitesini bozmayacak şekilde gece geç uyuma yerine erken uyumak gerekmektedir. Kesintisiz altı saat uyku iki öğün beslenmede önemli kural olmalı. Su içimi uzun süren açlık periyodunda metabolik artıkların vücutta uzaklaştırılması adına çok önemlidir. Bu sebeple iftara büyük bardak su ile başlayın. Yemek aralarında su içmeyi ihmal etmeyin. İftardan yatana kadar olan süreçte su, siyah veya bitkisel çay ve maden suyu tüketin. Sahurda bol su içerek vücudu susuz bırakmayın.
RAMAZAN SOFRALARINDA UNUTULMAMASI GEREKEN ALTIN KURALLAR
1. Tek seferde büyük porsiyonlar yerine, iftarı ikiye bölerek biraz daha uzun sürede tüketimi küçük porsiyonlar halinde yapmaya özen gösterin.
2. Yemekleri hızlı yemekten kaçının, yavaşça ve iyice çiğneyerek tüketin.
3. Sahur öğününü atlamayın.
4. Sahurda bal, süt, yoğurt, peynir, yumurta, zeytin ve tam tahıllı ekmekler tercih edin.
5. İftarda su içerek öğüne başlayın. İftariyelik olarak bal, tereyağı, peynir, zeytin, kuru hurma tercih edin. Çorba ve salatasız orucu geçirmeyin.
6. Mümkün olduğunca ara öğünlerde tatlı yerine ballı süt, ballı yulaf kasesi, badem-ceviz-fındık karışımı, kuru meyveler, taze meyveler tercih edin.
7. Tatlı isteği olduğunda şerbetli tatlılar, sütlü tatlılar ya da meyveli tatlıları sofra şekeriyle değil doğal bal ile hazırlayarak evinizde yapın. Haftada bir veya iki kere bu tatlıları iftarda tüketin.
8. Açık siyah çay, ıhlamur veya adaçayı tercih edeceğiniz çaylar olsun. Kahve içiminizi iki fincan ile sınırlayın. Bol su içmeyi ihmal etmeyin.
9. İftardan sonra 30-40 dakikalık yürüyüşlere zaman ayırın.
10. Yağlı etler, işlenmiş etler, tütsülenmiş besinler, salamura yiyecekler ve aşırı tuzdan uzak durun.
Gelişmelerden haberdar olmak istiyor musunuz?
Google News’te Kamudanhaber sitemize
abone olun.