Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen yıl mayıs ayında İsveç'in ve Finlandiya'nın askeri ittifaka katılma taleplerine itiraz etti. İki ülke, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından NATO üyeliği için başvuruda bulunmuştu. Türkiye, Finlandiya'nın başvurusunu nisan ayında onayladı, ancak İsveç'in NATO üyeliğini Macaristan ile birlikte bekletti ve Stockholm'den Ankara'nın terörist olarak tanımladığı kişilere karşı daha fazla adım atmasını istedi. Reuters tarafından yapılan bir analize göre, İsveç, Helsinki, Washington ve diğer NATO üyeleri, Ankara'nın endişelerini gidermek için çeşitli adımlar atmış durumda. Dış politika uzmanlarına göre, Türkiye'nin Batı ile ilişkilerinde bazı gerilimlere neden olan bu gelişmeye rağmen, son olaylar Erdoğan için jeopolitik bir zafer olarak nitelendiriliyor.
Geçen yılki NATO zirvesinde Türkiye, İsveç ve Finlandiya ile PKK'nın yanı sıra 2016'daki darbe girişiminden sorumlu tuttuğu Gülen hareketine karşı önlemleri içeren bir anlaşma yapmıştı. İsveç, Türkiye'ye askeri teçhizat ihracatı yasağını kaldırdı ve PKK'ya üye olmayı yasadışı hale getiren yeni bir terörle mücadele yasa tasarısını kabul etti. Finlandiya ise Türkiye'ye silah ihracatı izinlerini değerlendirmeyi kabul etti ve Ankara'nın NATO üyeliğini onayladı. Erdoğan, temmuz ayındaki NATO zirvesinde İsveç'in üyeliğine yeşil ışık yakılacağına dair bir sinyal vermişti. Bu gelişmenin ardından NATO üyesi Kanada, Türkiye ile müzakereleri yeniden başlatarak insansız hava aracı parçaları dahil olmak üzere ihracat kontrollerini kaldırmayı kabul etti. Hollanda ise Türkiye'ye silah sevkiyatındaki kısıtlamaları kaldırdı.
ABD'nin Türkiye'ye F-16 savaş uçağı ve modernizasyon kiti satışı konusundaki kararı önemli bir tartışma konusu olmuştu. Erdoğan, İsveç'in NATO üyeliği ile ilgili tasarının değerlendirilmesi için TBMM'ye gönderirken, Washington'un F-16'ların onayını İsveç'in üyeliği ile ilişkilendirdiğini belirtti. Türkiye'nin 2021'de ABD'den F-16 satın alma talebi, NATO'nun genişlemesini geciktirmesi ve insan hakları konusundaki endişeler nedeniyle ABD Kongresi'nde itirazlarla karşılaştı. TBMM Dışişleri Komisyonu'nun İsveç'in NATO üyeliği tasarısını desteklemesi durumunda, TBMM Genel Kurulu'nun önümüzdeki günlerde nihai bir oylama yapması bekleniyor. NATO Dışişleri Bakanları, 28-29 Kasım tarihlerinde Brüksel'de toplanacak ve İsveç'in üyeliği konusunu görüşecek. Macaristan, henüz İsveç'in üyeliğini onaylamadı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, salı günü İsveçli mevkidaşına, onayın "mümkün olan en kısa sürede" tamamlanmasını umduklarını ifade etti. Erdoğan, İsveç'in NATO üyeliği tasarısını ekim ayında sunduğundan bu yana, TBMM'nin onayını kolaylaştırmaya çalışacağını belirtti, ancak hala İsveç'in Kürt militanlara karşı yeterince önlem almadığını sözlerine ekledi. Dış politika uzmanları arasında, İsrail'in Gazze'deki Hamas'a karşı savaşının ABD-Türkiye ilişkilerini gerginleştirebileceği ve NATO'nun genişlemesini karmaşıklaştırabileceği endişeleri bulunuyor. Erdoğan'ın, Hamas'ı terör örgütü olarak değil, Filistin topraklarını korumak için savaşan bir özgürlük grubu olarak tanımlamasının ardından, ABD Kongresi'nin 47 üyesi, Türkiye'yi Hamas'ı desteklemedeki rolünden sorumlu tutma çağrısında bulundu.
