Linç lazım mı abi?

Sosyal medya kullanıcılarının çoğunun elinde bir balyoz vuracak birilerini arıyor.

Öyle bir hale geldik ki, önünü arkasını araştırmadan önümüze düşen bir haberi alıntılayıp hemen linç başlatıyoruz.

Gece yatarken sanki dua ederek yatıyoruz gibi:

“Allah’ın n’olur sabah birisi hakkında linç başlatılsın da biz de hemen saldıralım…”

Normalde “mazluma kimlik sorulmaz.” Kültürüyle yetişmiş insanlar olarak fikrimizi ve konumumuzu değiştirdik galiba…

Şimdilerde;

“Linç edilecek olana kimlik sorulmaz.” Kıvamına geçtik.

Linç edilen insan veya kurum bas bas bağırsa da…

“O öyle değil, size anlatılanlar gibi değil, siz yanlış anladınız, algıya kurban gidiyoruz, yapmayın, etmeyin…” dese de hiç birimizin umurunda değil. Kulaklar tıkalı gerçeklere. Gerçeğin alıcısı yok zira.

“Vurun abalıya” mantığı ön planda.

Linç edenler arasında da kutuplaşma var ha…

Herkes aynı değil.

Örneğin muhafazakar kesim linç ederken asla kimlik sormuyor. Hatta kendinden olana daha fazla vuruyor. Vurmakla kalmayıp karşı tarafın önüne yem olarak atıyor. Karşı taraf da yeterince hırpaladıktan sonra da takip ediyorlar linç ettiklerini. Görevinden alındıysa tekrar görevine döndü mü dönmedi mi diye ciddi anlamda takip ediyorlar.

Seküler kesim öyle değil mesela. Onlar mazluma da kimlik soruyorlar, linç edeceklerine de kimlik soruyorlar.

Kendileri gibi düşünenler tecavüzcü de olsa, gaspçı da olsa, hırsız da olsa, rüşvetçi de olsa, teröriste destek de verseler asla toz kondurmuyorlar kendi adamlarına.

Hatta öyle bir savunmaya geçiyorlar ki, hırsıza hırsız diyen neredeyse nedamet getirecek. Teröriste terörist diyene lafını yedirecekler sanki.

Onlar öyle diye beri taraf da mı öyle olsun?

Öteki tarafı beriki tarafı bilmem. Kime nasıl olacağını söylemek de bir işe yaramaz ama biz gene de;

Adaletten ayrılmayın,

Linç ederken bile adil olun,

Kendinize yapılmasını istemediğiniz herhangi bir şeyi başkasına asla yapmayın, demekle yetinelim.

Yetinelim yetinmesine de…

Önünü arkasını araştırmadan önüne gelen herkesi linç edenler, bir gün kendilerine de başkalarının aynısını yapacaklarını akıl edemiyorlar mı acaba?

Öyle ya, düşmez kalkmaz bir Allah…

Hem bilmez mi ki insanlar,

Gereğinden fazla ışık göz alır.

Fazla biriken su bendini yıkar.

Ateş büyürse yangına sebep olur…

Linç etmenin de bir kıvamı olmalı değil mi? Haklı olsak bile…

Linç etmeden önce bir araştırma yapılmalı değil mi? İşin aslı öğrenilmeli her şeyden önce…

Bu dünyadan ibaret değil ki bizim hayatımız, bir de hakkına girdiğimiz insanların bizden alacağı büyük gün var…

Hasılı;

Linç kültürüyle değil bilinç kültürüyle yoğrulmalı insan dediğin…

Mustafa SÜS