Son yıllarda sosyal medya kullanımı ve şiddet içerikli oyunların yaygınlaşması, okullarda akran zorbalığının ciddi bir sorun haline gelmesine yol açtı. Özellikle çocuklar arasında fiziksel, sözlü ve psikolojik zorbalık giderek artarken, bu durumun uzun vadede öğrenciler üzerinde kalıcı etkiler bırakabileceği belirtiliyor.

Rehberlik Uzmanı Özcan Aladağ, akran zorbalığının 7-15 yaş grubunda sıklıkla görüldüğünü ifade ederek, zorbalığın pek çok farklı biçimde ortaya çıktığını belirtti. Aladağ, "Akran zorbalığı, bireyin üzerinde hakimiyet kurmak amacıyla yapılan fiziksel, duygusal, sosyal ve siber zorbalık gibi farklı şekillerde kendini gösteriyor. Çocuklar, sosyal medya fenomenlerinden etkilenerek kendilerini güçlü hissetmek isteyebilir ya da arkadaş baskısıyla zorbalığa yönelebilirler. Zorbalık, lakap takma, dedikodu yayma, eşyalarına el koyma gibi şekillerde de karşımıza çıkabiliyor" dedi.

Naci Görür'den Kritik Deprem Uyarı! 'Yanlış Yolda İlerliyoruz' Dedi Naci Görür'den Kritik Deprem Uyarı! 'Yanlış Yolda İlerliyoruz' Dedi

Zorbalıkla mücadelede aile içi iletişimin önemine dikkat çeken Aladağ, mutlu ve sağlıklı ailelerde yetişen çocukların bu tür sorunlarla daha az karşılaştığını vurguladı. Okul rehberlik servisleri ve öğretmenlerin de zorbalığa uğrayan çocukları yalnız bırakmaması gerektiğini ifade eden Aladağ, "Zorbalığa maruz kalan çocukların sessiz kalması, durumun daha da kötüleşmesine neden olabilir. Bu nedenle çocuklar yaşadıkları sorunları aileleri ve öğretmenleriyle paylaşmalı" dedi.

Zorbalığa karşı en etkili yöntemlerden birinin özgüven olduğunu belirten Aladağ, çocukların okul dışındaki sosyal ve sportif aktivitelerle desteklenmesi gerektiğini söyledi. Aladağ, "Sağlıklı aile içi iletişimle birlikte çocuklara özgüven kazandırmak, zorbalığın önüne geçmekte etkili olabilir. Zorbalığa uğrayan çocuklar toplumdan kaçma eğilimi gösterirken, ilerleyen yaşlarda ciddi travmalar ve okul fobisi gibi sorunlarla karşılaşabilirler" diye konuştu.

Zorbalıkla mücadele konusunda ailelerin ve öğretmenlerin iş birliği içinde hareket etmesi gerektiğine vurgu yaparak, bu tehlikenin zamanında fark edilip müdahale edilmesinin çocukların geleceği için kritik öneme sahip olduğunu belirtti.