Ücretli öğretmenler, ekim ayında ders ücretlerinin yüzde 25 artırılmasına rağmen, asgari ücretin ve açlık sınırının altında maaş aldıklarını dile getirdiler. Toplamda yaklaşık 76 bin ücretli öğretmenin, asgari ücretten 8 bin 2 lira, açlık sınırından ise 5 bin 431 lira düşük maaş alıyorlar.
Ücretli öğretmenler, aylık en fazla 120 saat ders verebildiklerini ve bu durumun 9 bin liraya karşılık geldiğini ifade ediyorlar. Bu durum, ücretli öğretmenlerin yeni yılda 17 bin 2 liraya yükseltilen asgari ücretten 8 bin 2 lira, 14 bin 431 lira olan açlık sınırından ise 5 bin 431 lira daha az maaş aldıklarını belirttiler.
Ücretli öğretmenlerin yaşadığı mağduriyetleri anlatan bir öğretmen, "Ayda 120 saat derse de girsem maaşım asgari ücretin altında kalıyor. Aldığım maaş komik rakamlarda, en fazla 9 bin lira maaş alabiliyorum. Ne kadar çalışırsam çalışayım asgari ücret bile alamıyorum" şeklinde konuştu.
Ücretli öğretmenler açlık sınırının altında geçinemiyor
Eylül ayından itibaren enflasyon, açlık sınırı ve dolar artarken ücretli öğretmenlerin maaşı değer kaybediyor. Yeni yılda ücretli öğretmen maaşına yapılacak zam için ocak ayının enflasyon oranı beklenirken ücretli öğretmenler asgari ücretin neredeyse yarısı kadar maaşla geçinmeye çalışıyor.
İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük kentlerde çalışan öğretmenler, barınma, ulaşım, yemek gibi ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Söz konusu şehirlerde ev kiraları aylık ortalama 20 bin lira ve bu miktar ücretli öğretmenin maaşının çok üzerinde. Barınma masraflarına ulaşım, faturalar ve mutfak giderleri eklendiğinde öğretmenlerin büyük kentlerde çalışması ve yaşaması imkânsız hale geldi. Özellikle büyük kentlerde çalışan öğretmenler, küçük kentlere gitmek için bir arayış içerisinde. Aldığı ücret ev kirasına bile yetmeyen öğretmenlerin bir kısmı geçimini sağlayabilmek için zaman zaman ek iş yapmak zorunda kalıyor.
“Ne kadar çalışırsam çalışayım asgari ücret bile alamıyorum”
Anadolu’nun bir kentinde çalışan bir ücretli öğretmen, ayda 120 derse giriyor ve kesinti yapılmazsa 9 bin lira maaş alıyor. Söz konusu öğretmen, tatillerde ücret alamadığını vurgulayarak “Ayda 120 saat derse de girsem maaşım asgari ücretin altında kalıyor. Aldığım maaş komik rakamlarda, en fazla 9 bin lira maaş alabiliyorum. Ne kadar çalışırsam çalışayım asgari ücret bile alamıyorum” dedi.
Öğretmen, ay sonunu getirebilmek için yemek, ulaşım gibi masraflarını kıstığını ve “Ailemin yardımları olmasa, kredi çekmesem ay sonunu getiremiyorum. Aldığım maaş kiramı ve faturalarımı zor karşılıyor. Daha ne kadar kısacağım, maaşımın bütün ay yetebilmesi için yememem lazım” diyerek ücretli bir öğretmenin geçimini sağlayamadığını ifade etti.
Eğitim-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Ramazan Gürbüz, ücretli öğretmenlerin asgari ücretin çok altında çalıştığını belirterek, "Bu güvencesiz çalıştırma, bir emek sömürüsüdür ve eğitimin içeriğini, niteliğini düşürmektedir" ifadelerini kullandı.
Ücretli öğretmenler, enflasyonun sürekli arttığı bir ortamda maaşlarının erimesi nedeniyle geçim sıkıntısı çekerken, büyük kentlerde yaşamak için ek iş yapmak zorunda kalıyorlar.