Eski Hazine Müsteşarı Dr. Mahfi Eğilmez, Küresel piyasalarda pazartesi günü yaşanan büyük düşüşler ve sonrasındaki toparlanma hakkında, şöyle konuştu:
"Bir şok yaşanacağını hissediyorduk ancak bunun pazartesi günü olacağını tahmin etmemiştik. Japonya'nın kararı kritik bir öneme sahip. Piyasalarda ABD'nin resesyona gireceği korkusu var. ABD'nin büyümesindeki yavaşlama ve resesyon beklentileri dikkat çekiyor. Eğer resesyon gerçekleşirse, etkileri ciddi olabilir. Avrupa da kötü durumda, özellikle Almanya resesyonda. Japonya'nın faiz artışı eklenince durum daha da karmaşık hale geldi.
Japonya, carry trade'in merkezidir; burada düşük faizle kredi alıp, yüksek faiz getiren yerlere yatırım yapanlar mevcut. Japonya'nın uzun süredir yapmadığı bir adımı uygulamaya koyması büyük bir etki yarattı.
Neden bu kadar hızlı çözüldü? Dünya bu tür olaylara alıştı ve hızlıca adapte oluyor. İlk anda büyük bir şok yaşanıyor, herkes elindekileri satıyor. Ancak ertesi gün durum o kadar da kötü olmayabiliyor ve piyasalar devam ediyor."
Dolar, ülkemizde biraz daha stabil bir seviyeye oturuyor, borsa ise düşüşü telafi etmeye çalışıyor. Kripto paralarda da toparlanma gözlemleniyor. Büyük düşüşler, birçok yatırımcı için alım fırsatı sunabiliyor ve finansal piyasalar bu tür hareketlere hızla tepki verebiliyor. Ancak, bir sonraki şokun etkisiyle bu toparlanmanın sürdürülebilir olup olmayacağı belirsiz.
Bu tür dönemlerde bireysel yatırımcılar için riskler artıyor. Eğilmez, bireysel yatırımcıların daha sabit getirili ve düşük oynaklığa sahip enstrümanlara yönelmesinin daha uygun olacağını belirtti. Kurumsal yatırımcılar ise daha rahat hareket edebilirler.
Merkez Bankası'nın rezervindeki artışın carry trade'le gelen paralarla ilişkili olduğunu vurgulayan Eğilmez, Japonya'nın faiz artışının carry trade maliyetlerini artırdığını söyledi. Ancak, Türkiye'deki yüksek faiz oranları bu durumun Türkiye'nin aleyhine olmayabileceğini düşündürüyor. Japonya'nın faiz artışı, Türkiye'nin lehine de olabilir.
Eğilmez, eylül ayında enflasyonun yüzde 40'lara gerilemesi durumunda faiz indiriminin gündeme gelebileceğini belirtti. Şu anki yıllık enflasyonun ağustosta yüzde 51-52 civarında olabileceğini, eylülde ise yüzde 48'lere inebileceğini öngördü. Faiz indiriminin, carry trade maliyetlerini azaltmak ve yıllık enflasyon tahminini güncellemek için gerekli olduğunu düşündüğünü ifade etti.