“Bu ordu ne diye sorarsanız, bu “Muhammed Ordusu”

İnsanlığın ortak derdi haline gelen Gazze’deki vahşetin durdurulması için Yıldırım Demirci bir çözüm önerisi sundu.

Bu ordu ne diye sorarsanız, bu “MUHAMMED ORDUSU” dur.

Kana doymayan katil Siyonist İsrail’i ancak Muhammed Ordusu durdurabilir.

İsrail katil uçakları masumların sığındığı çadırları bombalayarak insanların yanarak can vermeleri sözün bittiği yerdir. Soykırım vahşeti karşısında küresel barış ve istikrarı sağlamakla görevli olan BMGK tamamen işlevsiz kaldığını Sayın Cumhurbaşkanımız her platformda en üst perdeden ifade etmektedir. Sadece Sayın Cumhurbaşkanımızın, Sadece Sayın Fidan’ın, Sadece Türkiye’nin gayretleri yetmez.

Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmetin Erbakan’ın temellerini attığı ve İSLAM NATO’su diye dillendirdiği Muhammed Ordusu; mazlumların umudu olurken, zalimlerin ise korkulu rüyasıdır.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 29.12.2015 tarihinde Suudi Arabistan’da Kral Selman’la bir araya geldi. Osmanlı’dan sonra ilk kez Müslüman ülkeler bir araya gelip, ortak bir operasyon ordusu kurmaya karar verdiler. Bu bağlamda 20’nin üzerinde ülke, 150.000 asker, 20.000 tank, 2.500 savaş uçağı ve 460 helikopterin katıldığı Ra’du’ş Şimal ( Kuzeyin Gök Gürültüsü) adı verilen askeri tatbikat 27 Şubat 2026 tarihinde Suudi Arabistan’da başladı ve 10 Mart’ta sona erdi.

İsrail’e şu saatten sonra anladığı dilden konuşmak gerekiyor. Ankara, Kahire, Riyad, Bağdat ve diğer İslam başkentleri bir araya gelerek Muhammed Ordusu, sekiz yıl önce olduğu gibi dosta güven, düşmana korku salacak olan “Nehirden Denize” adı verilecek olan büyük bir askeri tatbikat, tüm ihtişamıyla Mısır’da icra edilmelidir.

Tatbikat sonrası devlet terörü işleyen İsrail, Gazze’deki soykırımı durdurmadığı takdirde Muhammed Ordusu, masumların gözyaşlarının ve akan kanın durması ve dünya barışını yeniden tesis etmek üzere Gazze’ye adım atmalıdır. O anda, altları bezlenerek cepheye zorla gönderilen korkak katil sürülerinin çil yavrusu gibi dağıldığını herkes görecektir. İşte o zaman; Gazze, Kudüs ve Filistin özgürlüğüne kavuşacaktır.

Böylece devlet terörü işleyen Siyonist İsrail dizginlenerek dünyaya huzur ve barış getirilmiş olacaktır. İlerleyen süreçte mazlumların gözyaşlarının ve kanlarının tekrar akmaması için nasıl ki Hristiyanların hak ve menfaatlerini koruyan Vatikan’da Papalık Makamı var ise, Müslümanların, İslam coğrafyasının ve tüm mazlumların hak ve menfaatini koruyan bir otorite İstanbul’da tesis edilmelidir.

                                                                                                    Yıldırım DEMİRCİ