Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre, altın madeni üretiminde ciddi bir dış ticaret açığı bulunduğuna dikkat çeken Yılmaz, şu anda yıllık 2,5 milyar dolarlık altın üretildiğini ifade etti. Yıllık üretimin 100 tona çıkarılması durumunda bu rakamın yaklaşık 8-9 milyar dolara yükseleceğini belirten Yılmaz, bunun altındaki dış ticaret açığının üçte birini kapatacağını vurguladı.
Bergama altın madeninin önemi
Yılmaz, Türkiye'deki altın üretiminin başlangıç noktası olarak Bergama’daki altın madenini işaret etti. 19 Mayıs 2001'de üretime başlayan bu madenin ardından, ilk 10 yılda Türkiye'deki altın üretiminin tamamının yabancı şirketler tarafından gerçekleştirildiğini hatırlatan Yılmaz, günümüzde ise üretilen altının yüzde 50'sinin yerli sermayeli şirketler tarafından üretildiğini söyledi.
Bor madeni ve katma değer üretimi
Bor madeni hakkında da açıklamalarda bulunan Yılmaz, Türkiye’nin dünya bor rezervlerinin yaklaşık yüzde 70'ine sahip olduğunu belirtti. Borun ham haliyle satılması yerine ara ve nihai ürün haline getirilmesinin büyük bir katma değer sağlayacağını ifade eden Yılmaz, ham borun ton başına değerinin 300-500 dolar olduğunu, ara ürüne dönüştürüldüğünde bu değerin 4 bin dolara, cam ve zırh teknolojisinde kullanıldığında ise 500 bin dolara kadar çıkabileceğini belirtti.
Yeşil dönüşüm ve madencilik sektörü
Yeşil dönüşümün madencilik sektörü üzerindeki etkilerini değerlendiren Yılmaz, fosil yakıtlardan uzaklaşarak daha fazla yenilenebilir enerji kullanımı ve batarya üretimi hedeflerinin madencilik faaliyetlerini artıracağını söyledi. Yeşil dönüşümün, mevcut durumda 9 kat daha fazla madencilik yapılması anlamına geldiğini belirten Yılmaz, lityum, kobalt, nikel, bakır ve hatta altın gibi minerallerin daha fazla üretilmesi gerektiğini kaydetti.