Karanlık bir planın işlemeye başladığına dair endişe verici iddialar gündeme geliyor. MHP lideri Devlet Bahçeli, FETÖ'nün çete operasyonları üzerinden yeni bir darbe planı hazırlığında olduğunu açıkladı. Eski istihbaratçı Bülent Orakoğlu da MOSSAD'ın bu plana dahil olduğuna dair işaretler olduğunu belirtti.
Ayhan Bora Kaplan soruşturması kapsamında hükümete operasyon hazırlığı yapan bazı polis şefleri görevden alınırken, MİT'in darbe iddiaları konusunda devreye girdiği ifade ediliyor. Son gelişmelerin 17-25 Aralık benzeri bir komplo olduğu ve emniyet, MİT, yargı ve TSK'dan yeni girişimlerin gelebileceği konuşuluyor.
MOSSAD başta olmak üzere bazı Batılı istihbarat servisleri, ABD ve Londra merkezli düşünce kuruluşları ve içerideki uzantılarının bu süreçte etkili olduğu belirtiliyor. Türkiye'nin Irak ve Suriye'deki terör operasyonları ve Gazze konusundaki politikalarının, ülkede kaosun artmasına sebep olabileceği değerlendiriliyor. Ayrıca MİT'in son dönemde gerçekleştirdiği yabancı istihbarat operasyonlarının da önemli bir faktör olduğu dile getiriliyor.
Sürecin en önemli aktörleri arasında yer alan FETÖ'nün, bürokrasi içerisindeki hücre yapılarıyla birlikte son beş yılda birçok cemaate sızdığı ifade ediliyor. FETÖ'nün, toplumsal bir komplo hazırlığı içinde olduğu ve hedefinin MHP, AK Parti, Cumhur İttifakı ve Türkiye olduğu belirtiliyor.
Güvenlik kaynakları, bu sürecin önemli motivasyon unsurlarını, Suriye PKK işgal hattında yaşananlar, 12 AB üyesi ülkenin temsilcilerinin Kamışlı'da terör devletini tanıma girişimi ve İsrail'in yeni saldırı koridoru için hazırlık yapması olarak belirtiyor. Bu faktörlerin, toplumsal bir kaosun oluşmasına zemin hazırladığı ifade ediliyor.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Olan biten tüm kanun dışı irtibat ve ilişki ağlarının farkındayız. Birkaç emniyet müdürünün açığa alınmasıyla geçiştirilemeyecek bir komplo devrededir. Nitekim hedef MHP, AK Parti, Cumhur İttifakı ve Türkiye'dir" açıklamasında bulundu.
Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu ise, "Bugün kitleler üzerinde infial amaçlı cemaatler sonuna kadar istismar ediliyor. Bu noktada kripto isimlere görev verildi. Diğer yandan 15 Temmuz'da darbeye karşı kale olan Emniyet ve MİT'e komplolar kuruluyor. Darbeye direnen kurumlar kaosun müsebbibi ve darbeci gibi gösterilmeye çalışılıyor. Burada temel dinamik dış etkenler. Kesinlikle bu kliklerin arkasında yabancı servisler var. Mutlaka üzerine gidilmeli. Aksi durumda önü alınmaz felaketlere maruz kalırız" şeklinde uyarılarda bulundu.
Önümüzdeki günlerde yeni itirafçılar, komplolar ve karanlık dosyalarla yüzleşileceği belirtilirken, bilinçli bir komplonun olduğu vurgulanıyor. Müstafi Amiral Cihat Yaycı'nın daha önce yaptığı "2026'da darbe planlanıyor" açıklaması da gündemde yeniden yer buluyor. Yaycı, "Hedef en geç 2026... MOSSAD'ın güdümündeki FETÖ'cü hainler ve iş birlikçileri yeni darbeye hazırlanıyor" uyarısında bulunmuştu.