İzmir Bakırçay Üniversitesi Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Şermin Tağıl, ağustos ayının başında eyyam-ı bahur sıcaklarının etkili olacağını belirtti. Prof. Dr. Tağıl, Temmuz sonunda kısmen rahatlayan hava koşullarının, ağustosun ilk haftasında eyyam-ı bahur döneminde sıcak hava dalgası etkisi altında kalacağını ifade etti. Bu yıl, eyyam-ı bahur döneminin sıcak geçmesinin yanı sıra, Doğu Akdeniz'de yaşanacak bir alçak basıncın etkisiyle kısmen yağışlı olma olasılığı bulunduğunu söyledi.

MEB, 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Yasaklar Listesini Açıkladı MEB, 2024-2025 Eğitim-Öğretim Yılı Yasaklar Listesini Açıkladı

Tağıl, Türkiye'nin dünya genelinde en hızlı ısınan ve iklim krizinin en şiddetli yaşandığı bölgelerden biri olduğunu vurguladı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, son 13 aydır özellikle Ege Bölgesi başta olmak üzere birçok bölgede sıcaklık rekorlarının kırıldığını hatırlattı. Geçen yılın haziran ayından itibaren dikkat çeken sıcaklık artışlarının, bazı bölgelerde mevsim normallerinin 10 derece üzerine çıktığını belirtti.

Copernicus İklim Değişikliği Servisi verilerine göre, 22 Temmuz'da küresel ortalama yüzey sıcaklığının 17,15 dereceyle rekor kırdığını anımsatan Tağıl, daha önceki rekorun 16,8 dereceyle 12 Ağustos 2016'da kaydedildiğini ifade etti. Türkiye'de yeterli yağış alamayan bölgelerin yüksek sıcaklıklarla kuraklık alarmı verdiğini ve ülke genelinde kuraklığın en şiddetli seviyeye ulaştığını söyledi.

Prof. Dr. Tağıl, yaz mevsiminin en sıcak ve boğucu günlerini tanımlayan eyyam-ı bahurun 31 Temmuz-7 Ağustos tarihleri arasında yaşanacağını ifade etti. Bu dönemde, kavurucu sıcaklıklar ve kuvvetli rüzgarların orman yangınlarına neden olabileceğini belirtti. Ayrıca, şiddetli sağanak yağışların da etkili olacağını ekledi.

Sıcaklıkların artmasının ve atmosferin nem tutma kapasitesinin yükselmesinin, yağmur bulutlarının oluşumuna ve yağışların düşmesine neden olduğunu belirten Tağıl, Türkiye'ye kuzeybatıdan ve kuzeyden giren serin hava kütlesi ile sıcak hava kütlesinin karşılaşmasının, nemli havanın soğumasına ve yağışlara yol açtığını söyledi.

Tağıl, bu durumun sadece Türkiye için değil, tüm Akdeniz Havzası için benzer şekilde gerçekleştiğini vurgulayarak, iklim krizinin etkilerini azaltmak ve adaptasyon stratejileri geliştirmek için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğinin altını çizdi.