Amalgam dolgular neden yasaklanıyor?
Amalgam dolgular, genellikle kırılan veya kanal tedavisi yapılan dişlerin eksik kısımlarını tamamlamak için kullanılıyor. Ancak, içerisindeki civa nedeniyle bu dolguların sağlık üzerindeki olumsuz etkileri uzun süredir tartışılıyor. Civa, vücutta çeşitli yan etkilere neden olabiliyor ve organ hasarına yol açabiliyor. Avrupa Birliği, bu riskleri göz önünde bulundurarak amalgam dolguların kullanımını yasaklama kararı aldı.
Sökmenin zorlukları ve riskleri
Amalgam dolguların çıkarılması, yapımından daha riskli bir işlem olarak biliniyor. Sadece deneyimli diş hekimleri tarafından sorunsuz bir şekilde çıkarılabilen bu dolgular, özel olarak imha edilmesi gereken atıklar arasında yer alıyor. Diş Hekimi Prof. Dr. Yasemin Özkan, Milliyet Gazetesi'ne yaptığı açıklamada, amalgamın diş hekimliğinde uzun süre başarıyla kullanıldığını, ancak günümüzde daha estetik ve dayanıklı alternatiflerin bulunduğunu belirtti.
Alternatif dolgu materyalleri
Diş Hekimi Pertev Kökdemir, amalgam dolguların pratik ve ucuz olmaları nedeniyle hala kullanıldığını, ancak civa içermeleri nedeniyle sağlık riskleri taşıdığını vurguladı. Kökdemir, "Amalgam dolgular, sinir sistemi ve böbreklerde toksik etki yapabilir. Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir ve ciddi vakalarda dolguların çıkarılması gerekebilir" dedi. Ayrıca, civa su kaynaklarına karıştığında ekosisteme zarar verebileceği için alternatif dolgu materyallerinin değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye'de amalgam dolguların durumu
İstanbul Okan Üniversitesi Diş Hastanesi Dr. Öğr. Üyesi Işıl Doğruer, Türkiye'de geçmiş yıllarda ekonomik ve dayanıklı olduğu için amalgam dolguların yaygın olarak kullanıldığını belirtti. Ancak, amalgam dolguların civa içermesi nedeniyle diş fırçalama, çiğneme ve sıcak yiyecek-içecek tüketimi sırasında civa buharı salarak ciddi sağlık riskleri oluşturduğunu ifade etti. Doğruer, amalgam dolgusu olan kişilerin bu dolguları çıkarmaları gerektiğini söyledi.
Amalgam dolguların geleceği
Avrupa Birliği'nin aldığı bu yasaklama kararı, diğer ülkelerde de benzer düzenlemelerin yapılmasına öncülük edebilir.
