Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcısı ve Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, AA’ya yaptığı açıklamada, tur operatörlerine Rumların etkisine kapılmamaları yönünde uyarıda bulundu ve Alman şirketin acentelere gönderdiği e-postayı skandal olarak nitelendirdi. Ataoğlu, "KKTC'nin statüsünü belirlemek Alman tur şirketinin işi değil. TUI'nin gönderdiği e-postada yer alan 'işgal altında' ifadesi kabul edilemez." dedi.
Ataoğlu, her yıl Rumların KKTC'deki turizmi zayıflatmak ve ekonomiyi çökertmek amacıyla çeşitli girişimlerde bulunduğunu belirterek, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) turistlerin KKTC’ye geçişlerini engellemesinin seyahat özgürlüğüne ve Avrupa Birliği’nin serbest dolaşım kurallarına aykırı olduğunu söyledi.
GKRY'nin KKTC turizmini hedef alan baskıları sonucu, Almanya merkezli tur operatörü TUI, acentelerine gönderdiği bir e-posta ile turistlerin artık günübirlik KKTC’ye götürülmeyeceğini bildirdi. E-postada, Güney Kıbrıs'a gelen turistlerin bundan sonra KKTC’ye geçişlerinin olmayacağı ve mevcut rezervasyonların 31 Ağustos itibarıyla sonlandırılacağı ifade edildi. Ayrıca, TUI'nin Kıbrıs Operasyonları Yöneticisi Eva-Maria Scharin’in gönderdiği e-postada, KKTC için "Kıbrıs'ın işgal altındaki kuzeyi" ifadesinin kullanıldığı görüldü.
KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da GKRY'nin AB ve diğer ülke vatandaşlarının KKTC'ye geçişlerini yasa dışı şekilde engellediğini belirterek, Rumların tur operatörlerine baskı uyguladığını söyledi. Tatar, "Rum liderliği, turizm sektörümüze yönelik düşmanca bir tutum sergiliyor." dedi.
Son olarak, GKRY'nin, KKTC’den mülk alan üçüncü ülke vatandaşlarına yönelik "Rum mallarını yağmalama" suçlamasıyla bir dizi adım attığı belirtiliyor. Son altı ayda, KKTC'den emlak satın alan veya emlakçılık yapan iki İsrailli ve bir Alman vatandaşı GKRY'de gözaltına alınıp mahkemeye çıkarıldı. Geçtiğimiz hafta Rum basınında, KKTC'de kiralanan evler ve otellerin kendi turizmlerine zarar verdiğine yönelik haberlerin ardından, GKRY'nin KKTC'ye yönelik rezervasyonları engelleme girişimlerine ek olarak tur operatörlerine ve rehberlere yaptırım tehdidinde bulunduğu aktarıldı.